Coğrafi İşaretli Ürünlerimizi tanımaya muhteşem tadıyla kahvaltıları süsleyen Çanakkale Ezine peyniri ve üç çeşidiyle yemeklerimizi lezzetlendiren Bursa Karacabey soğanıyla devam ediyoruz. Keyifli okumalar!
Çanakkale Ezine Peyniri
Beyaz peynirler arasında bambaşka bir tada sahip olan Çanakkale Ezine peyniri, adını üretildiği Ezine ilçesinden alır. Tam yağlı bir beyaz peynir türü olan Ezine peyniri, mart ayında başlanarak ağustos sonuna değin üretimi yapılır. Bu dönem içerisinde elde edilen koyun, keçi ve inek sütleri kullanılır. Koyun sütü %35-45, keçi sütü en az %40, inek sütü en fazla %25 oranlarında karıştırılır.
Lezzetine katkı sağlayan en büyük faktör, hayvanların Kaz Dağları’nda doğal kaynaklarla beslenmesi, yağlı ve aromalı otlarla yaylanmasıdır. Ezine peyniri beyaza yakın açık sarı renkli, orta derece sertlikte olup az sayıda ve küçük çaplı gözeneklere sahiptir.
Süt bileşiminde bulunan protein, yağ ve süt şekerinin direkt etkisi veya enzimatik, kimyasal, mikrobiyal tepkimeler sonucu peynirin öne çıkan tadı olan tuzlu, ekşi ve tatlımsı tatlar oluşur.
Ezine peynirinde denizden elde edilen tuz kullanılır. Deniz tuzu, erimeyi ve dağılmayı önleyerek olgunlaşma sonucunda peynirin suyunu kolayca dışarıya vermesini sağlar. Sadece doğal şirden mayası kullanılan Ezine peynirine bu mayayla birlikte koyun, keçi ve inek sütlerinin karışımı ve deniz tuzundan başka hiçbir gıda katkı maddesi girmez.
Ezine peynirinin kimyasal özellikleri tabloda verildiği şekildedir.
| Kimyasal Özellikleri | En Çok | En Az |
| Kuru maddede yağ oranı (%) | 59,00 | 49,00 |
| Kuru madde (%) | 52,00 | 43,00 |
| Kuru maddede tuz (%) | 9,00 | 6,00 |
| Titrasyon asitliği (% Laktik asit) | 1,60 | 0,70 |
| pH | 5,72 | 4,72 |
Bursa Karacabey Soğanı
Bursa’nın soğan ambarı olarak nitelendirilen ilçesi Karacabey’de yetiştirilen yerli cins soğanımız acılığının pişirme esnasında kaybolmasıyla bilinmekte ve çokça tercih edilmektedir. Türk yemek kültürünün vazgeçilmezi olan soğan, vitaminlerle birlikte mineral ve diğer besleyici maddeler bakımından zengindir.
Üreticisine göre dünyanın en lezzetli soğanı olan ve her yıl oldukça bereketli sonuçlar alınan Karacabey soğanı, yıllık ortalama 5-10 bin dekarlık alanda yetiştirilmektedir.
Karacabey soğanı, yemeklerde eriyen tek yerli soğan olma özelliğini taşırken sadece ülkemizde değil dünya mutfaklarında da yerini almaktadır.
Haziran-temmuz ayları arasında hasadı yapılan ve kalitesiyle öne çıkan Karacabey soğanı, kantartopu, İmralı ve İmralı kırması olarak üç çeşide ayrılmaktadır.
İmralı çeşidi, şekli itibarıyla kolayca ayırt edilebilmekte ve tamamen eliptik bir forma sahip olmaktadır.
İmralı kırması, Tekirdağ ve Bursa Yenişehir’de de üretilmektedir. Karacabey’de üretilen İmralı kırması diğer iki bölgede yetiştirilen soğanlara göre şekil, kabuk, iç rengi ve kavrulma özellikleri bakımından farklılık göstermektedir.
Karacabey İmralı kırması, Tekirdağ İmralı kırmasından daha koyu kabuk ve iç rengine sahiptir. Yenişehir İmralı kırması ise aynı özellikler bakımından Karacabey İmralı kırmasından daha koyu renklidir.
Kavrulduğunda et rengini alan Karacabey İmralı kırması, daha çabuk kavrulup karamelize olmakta, erimekte ve daha lezzetli olmaktadır.
