Bazen tüm dünya üstümüze geliyormuş gibi ya da içimizde bir girdap var ve bu girdap gittikçe derinleşiyormuş gibi hissederiz. Bir yanda afetler, bir yanda dünyadaki kaynakların tükenmesi, diğer yanda günlük hayattaki stresli konular… Yoruluruz, bazen yorulmaktan bile yoruluruz. Böyle zamanlarda vücudumuz da farklı tepkiler verir, iştahımız açılır ya da kapanır, belirli besin ögelerini daha fazla tüketmek isteyebiliriz. Örneğin, yoğun stres altında kaldığınız dönemlerde daha fazla karbonhidrat tüketme eğilimi gösterdiğinizi siz de fark etmiş olabilirsiniz.
Stresi Sağlıklı Karbonhidratlar ile Yenmek
Stresli günler geçirdiğimiz dönemlerde makarna gibi kompleks karbonhidrat kaynağı besinlere her zamankinden daha çok ihtiyaç duyarız. Bunun birinci sebebi, beynimizin enerji sarfiyatı yüksek bir organ oluşudur. Günlük enerjimizin %22’sini tek başına kullanır. Yoğun stres altında kaldığımız dönemlerde beynimiz her zamankinden daha çok enerjiye ihtiyaç duyar. Karbonhidratlar beynimizin kullanabildiği tek enerji kaynağı olduğu için makarna gibi besinlere böyle zamanlarda soframızda daha sık yer verebiliriz. Hele ki durum buğdayı irmiğinden yapılmış gerçek makarnanın maliyeti düşük, besleyici, stres azaltıcı, kolay ulaşılabilir ve pratik bir besin olduğu düşünülürse böyle zamanlardaki önemi daha iyi kavranacaktır.
Stresli dönemlerimizde daha fazla karbonhidrata ihtiyaç duymamızın ikinci nedeniyse artan stres hormonlarının kan şekerini hızlı bir şekilde düşürmesidir. Bu nedenle stresli günlerde makarna, bulgur gibi kan şekerini yavaş yükselten karbonhidrat kaynağı besinleri tüketmek beynin dengeli bir şekilde faaliyet göstermesini garanti eder. Ayrıca makarna gibi kaliteli karbonhidrat kaynağı besinler tüketmemiz huzur hormonu seviyemizi yükselterek beyin biyokimyamızı pozitif yönde değiştirecektir.
Vücudumuz strese iki farklı şekilde yanıt verir. Kişi daha önce tecrübe etmediği bir stres kaynağı ile karşılaştığında tipik depresyon eğilimi artabilir ve buna yanıt olarak beyin biyokimyasında meydana gelen değişimin etkisi ile mide hareketleri baskılanır, midenin boşalma hızı yavaşlar, dolaşıma kan şekeri salınımı artar, kan şekeri seviyesi yükselir ve sonuç olarak açlık duygusu baskılanır. Buna bağlı olarak iştah da azalır.
Bizi strese sokan ama aşina olduğumuz, daha önce de sıkça deneyimlediğimiz bir durumla karşılaştığımızda, beyin buna diğerinden farklı reaksiyon verir: Midenin boşalma hızı artar, hızlı açlık oluşur, şekerli ve yağlı yiyecek arayışı artar. İştahımız şekerli ve yağlı yiyecekleri aşerecek biçimde açılır. Yani yaşadığımız stresin kökenine bağlı olarak yeme davranışımız değişebilir. Bu nedenle iş yoğunluğunuzun arttığı günlerde stresli ruh halinizin kilonuza yansımaması için ara öğünleri hiç atlamamanızı, güne kahvaltı ile başlamanızı, ana öğünlerinizde dirsek makarna gibi keyifli çeşitlere de sahip olan makarnaya ve diğer sağlıklı karbonhidrat kaynaklarına yer vermenizi öneririm.
Stresle Mücadeleye Destek Olan Besinler Nelerdir?
Bilimsel araştırmalar gösteriyor ki besin tercihlerimiz duygu durumumuzu değiştirebilir. Yani, seçtiğimiz ve tükettiğimiz bazı besinler bizi motive bireyler yapabilirken bazı besinler de huzurlu ve mutlu biri haline getirebilir. O halde, yaşamın karşımıza çıkardığı güçlüklerle başa çıkmaya çalışırken stresle mücadelemize destek olmaları için hangi besinleri daha çok tüketmeliyiz? Gelin hep birlikte öğrenelim.
- Peynir, et, balık, süt, yoğurt, kefir, ceviz gibi yağlı tohumlar, fasulye, bakla, mercimek, yumurta, tavuk eti, karaciğer ile ıspanak gibi koyu yeşil yapraklı sebzeler ve bakla; dopamin düzeyimizi yükselterek daha motive bireyler olmamızı sağlar. Dopamin motivasyon hormonudur. Dopamin düzeyi yüksek olanlar “O işi de bana verin.” diyenlerdir.
- Muz, kırmızı biber, makarna, domates, ananas, erik, kivi, ıspanak, nar, çilek, ceviz ve makarna; huzur hormonu olan serotonin düzeyini yükselten besinlerdir.
- Biber, narenciye, domates, brokoli gibi C vitamininden zengin besinler ile mantar, yağlı balık, yumurta, ıspanak, kabak, avokado, makarna ve bitter çikolata; oksitosin düzeyini yükselten besinlerdir. Oksitosin düzeyi yüksek olanlar rahatlamış bir zihin yapısına sahip olurlar.
Tüm bunların yanında kahve tüketimine dikkat etmenizi öneririm. Günde 3 kupaya kadar kahve tüketimi uyanıklığı artırıp zinde bir zihne sahip olmamıza yardımcı olurken 5 kupadan fazla kahve damar tıkanıklığı riskini, 6 kupadan fazla kahve depresyon eğilimini artırabilir.
Uzun lafın kısası stresli dönemlerinizde motive ve mutlu olmanın yolu biraz da besin tercihlerinizden ve beslenme alışkanlıklarınızdan geçer. Francois de la Rochefoucauld’un dediği gibi: “Yemek yemek bir zorunluluktur, ama akıllı yemek yemek bir sanattır.” Nuh’un Ankara Makarnası Mutfak Akademisi’nden şeflerimizin hazırladığı sağlıklı ve enfes ramazan tariflerinden oluşan oynatma listesine ulaşmak için hemen tıklayın. Stresten uzak ve huzurlu günler geçirmeniz dileğiyle…
Dr. Tuba Günebak
Beslenme ve Diyet Uzmanı