Biz onu hep güler yüzüyle, evlatlarını koruyup kollayan bir anne olarak hatırladık. Yediden yetmişe herkes, çocukluğunu hatırlatan bir şey buldu Adile Naşit‘de. Şefimiz Elif ve çırağı Burak, filmleriyle kah güldüren kah ağlatan, çocukları masallarıyla ekrana kilitleyen Adile Naşit, bugün Hatıra Mutfağı’na gelse kuzucukları için ne hazırlardı diye düşündü ve Köfteli Makarna yapmaya karar verdi.

Tarık Akan, Münir Özkul, Halit Akçatepe ve Kartal Tibet, set aralarında eğlenmek için Adile Naşit’e organize şakalar yapmayı alışkanlık hâline getirmişler. Çalışıp hazırlanılmış organize şakalar. Bir gün set çıkışı aynı arabada giderlerken Tarık Akan bir anda arabanın arka camını açıp kaputa vuruyor; o an arabada bir cümbüş başlıyor. Halit Akçatepe bir yandan “Eyvah, bu kediyi kim koydu buraya?” diye bir şeyler yapıyor. Kartal Tibet bir yandan, direksiyonu sağa sola çevirip, “Fren patladı!” diye bağırıyor. Önde Münir Özkul ortalığı velveleye veriyor. Bir anda Kartal Tibet arabanın direksiyonunun kornasını söküyor ve “Direksiyon koptu!” diye ortalığı iyice kızıştırıyor. Adile Naşit bu şakalara alışmış; şaka olduğunu anlıyor ve camı açıp “İmdat beni kaçırıyorlar; yardım eden yok mu!” diye bağırmaya başlıyor. Az ileride, Nişantaşı’nda polis çevirmesine takılıyor araba. Memurlar Naşit’e soruyorlar; o da “Şikayetçiyim, beni kaçırmaya çalıştılar.” diyor. Orada hem Adile Naşit’i, hem de memurları ikna etmek için uzunca dil döküyorlar. Olay kapanıyor ama, tabii trafiği aksattıkları için bir ceza ödemeleri gerekiyor. Kartal Tibet, bu hatırayı anlattığı programda Adile Naşit’i işaret ederek “Annemiz ödedi.” diyor.

Soğanlarımızı köftemize rendeleyerek ekleyeceksek mutlaka suyunu sıkmalıyız ki köfte harcımız fazla nemli olmasın. Galeta unu, ekmek içi gibi malzemelerimizi de köftelerimizin çok kuru kalmaması için sütle ya da suyla ıslatarak kullanmalıyız. Diğer yandan, harcımıza ekleyeceğimiz yeşilliklerin yıkama suyundan arındığından emin olmalıyız. Bu malzemelerin üzerinde kalan su, köftemizin kıvamını ve lezzetini bozabilir.