
Karın bölgesindeki yağlar yani karın bölgesi şişmanlığı birçoğumuzun derdi olsa da bu sorundan kurtulmak aslında o kadar da zor değil. Yağlanma, estetik kaygıların ötesinde sağlıkla ilgili çeşitli riskleri de beraberinde getirir. Bu durum, yanlış beslenme alışkanlıkları, yetersiz fiziksel aktivite, stres ve uyku düzensizlikleri gibi bir dizi faktörden kaynaklanabilir. Karın yağlarından kurtulmak, sadece dış görünüşü iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda diyabet, kalp hastalıkları ve diğer metabolik hastalıklar gibi sağlık sorunlarına karşı koruma sağlar. Bu yüzden karın yağlarına neden olan faktörleri anlamak ve bu bilgiyi sağlıklı yaşam tarzı değişiklikleriyle bütünleştirmek önem taşır. Karın yağlarını eritebilmek için yapılması gerekenlere beraber bakalım.
Karın Yağlarını Eritmek için Uygulamanız Gereken Adımlar
Karın yağlarını eritmek, birçok kişinin sağlıklı bir yaşam sürdürme hedefi doğrultusunda önem verdiği bir konudur. Bu süreç, kişisel disiplin ve tutarlı bir çaba gerektirir.Erişilebilir ve sürdürülebilir yöntemlerle, karın yağlarını azaltma yolculuğunuzda önemli adımlar atabilirsiniz.
Motivasyon düzeyinizin yüksek olması sağlıklı beslenme sürecine olan aidiyetinizi artırır.
Sebze ve meyvelerden zengin bir beslenme programı motivasyon hormonu düzeyinizin artmasına yardımcı olacaktır. Motivasyonunuzu artıracak bir diğer öneri de küçük ve keyifli ara öğün alternatifleri oluşturmaktır. Mesela bir kupa sütlü filtre kahve ve bitter çikolata gibi. Kahve her ne kadar antioksidan kapasitesi yüksek bir içecek olsa da günde 3 kupadan fazla içmemenizi öneririz.
Stresini yönetemeyen iştahını da yönetemez.
Stresli günlerde artan stres hormonları yan etki olarak açlık kan şekeri seviyesini düşürür. Dolayısıyla stres düzeyinizin yüksek olduğu günler için üç temel önerimiz var: Birincisi durum buğdayı irmiğinden yapılmış makarna gibi tam tahıllı besinleri günlük beslenme rutininize ilave ederek kan şekeri seviyesindeki dalgalanmalardan korunun, ikincisi meditasyon yapıp ruhunuzu dinginleştirin, üçüncüsü öğün atlamayın.
Yatma ve kalkma saatlerinizi biyolojik ritminizle uyumlu hale getirin.
Hepimizin beyninde bir saat olduğunu ve bu saatin tüm günlük rutinlerimizi (kan bulgularımızdan tutun da bağırsak ritmimize kadar) kontrol ettiğini hayal edin. Uyku hormonu seviyemizin dengede olabilmesi için 00.00’ı geçirmeden yatağa girmeli, 03.00 sularında derin uykuya geçmeli, gece ara öğününde (21.30’dan önce) yoğurt ya da süt ile irmik ya da yulaf ezmesinden yapılan ara öğünlerin yanında taze ya da kuru vişne yemenizi öneririz.
Porsiyon kontrolüne dikkat edin.
Çok fazla miktarda yediğiniz takdirde sağlıklı besinlerle de şişmanlayabileceğinizi unutmayın. Bir anda tabağınızın boşalıp da moralinizin bozulmaması için yemek yerken algınızın tabağınızda olmasına, küçük lokmalarla ve çok çiğneyerek yemek yeme süresini uzatmaya, küçük tabaklarla ve küçük kaşıklarla beslenmeye, yemek yerken sohbetle, gazeteyle, televizyonla dikkatinizi dağıtmamaya özen gösterin.
Posadan zengin beslenin.
Durum buğdayı irmiğinden yapılmış makarna, bulgur, kuru baklagiller, lifli sebzeler gibi posadan zengin besinler bağırsak hareketlerini artırarak öğünden alınan yağın emilim oranını azaltır. Bu da zayıflama sürecine destek olur.
Prebiyotik ve probiyotik besinleri daha sık tüketin.
Bilimsel araştırma sonuçları bize gösteriyor ki bağırsaklarımızda var olan iyi huylu bakteriler bağırsak duvarımızı güçlendiriyor, bağırsak geçirgenliğini önlüyor ve bununla da kalmayıp öğünden alınan kalorinin kontrollü şekilde vücuda girmesini, ihtiyacımız olmayan kalorinin vücuda alınmamasını sağlıyor. Kefir, kombu çayı, ev yapımı turşu, tarhana gibi probiyotik besinlerle durum buğdayı irmiğinden yapılmış makarna, irmik, bulgur, kereviz, enginar, hindiba gibi prebiyotik besinleri beraber tüketerek bağırsak duvarımızın güçlenmesine katkı sağlayabiliriz.
Günde en az 2 litre su için.
Hücrelerimizde tüm tepkimeler su olan ortamda gerçekleştiği için her gün en az 8 bardak su içmenizi, bu sayede vücudunuzun su oranını korumanızı öneririz.
Fiziksel olarak aktif olun.
Bir insanın kilo almasının altında yatan bir diğer etmen de besinlerle alınan kalori ile fiziksel aktivite ile harcanan kalori arasında denge kurulamamış olmasıdır. Bu nedenle her hafta en az 150 dakika yürüyüş antrenmanı yapmaya özen gösterin.
Karın yağlarını eritmek, sabır ve çaba gerektirir. Sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz ve yaşam tarzınızda yapacağınız diğer değişikliklerle, bu hedefe ulaşmanız mümkün. Uyguladığınız her yöntem, genel sağlığınızı desteklerken aynı zamanda yaşam kalitenizi de artırır. Bu yolda kendinize karşı nazik olun ve sürecin tadını çıkarın. İlerledikçe elde ettiğiniz sonuçlar sizi motive edecektir. Sağlıklı bir vücut ve zinde bir yaşam için bugün adım atın. Nuh’un Ankara Makarnası Akademisinden şeflerimizin hazırlamış olduğu birbirinden lezzetli tariflere ulaşmak için oynatma listemize göz atabilirsiniz.
Dr. Tuba Günebak
Beslenme ve Diyet Uzmanı