Diyabet yani şeker hastalığının öyküsü yüzyıllar öncesine, ilk çağlara dayanır. Eski Mısır papirüslerinde ve Hint yazıtlarında çok su içen ve çok idrara çıkan hastaların idrar kalıntılarına sinek vekarıncaların üşüştüğü ve dolayısıyla bu kişilerin idrarlarında tatlı bir madde olabileceğinin düşünüldüğü anlatılara rastlanmış, şeker hastalığına dair ilk farkındalıkların bu dönemde oluşmaya başladığı anlaşılmıştır. Gerçekten de şeker hastalığının üç önemli belirtisi çok yeme, çok su içme ve çok idrara çıkmadır. Şeker hastalığına diyabet adını ise MS 1. yüzyılda Kapadokyalı hekim Aratues vermiştir. 1674 yılında İngiliz Hekim Thomas Willis bir şeker hastasının idrarını diline dokundurarak tatlı olduğunu anlamış, 1776 yılında İngiliz Dobson idrarı kaynatarak suyunu buharlaştırdıktan sonra şeker tadında kristaller gözlemlemiştir. Şeker hastalığı ile ilgili çalışmalar 19. yüzyılda hızlanmıştır1.

Şeker hastalığı olan kişilerde, pankreas insülin hormonunu ya hiç sentezleyemez ya da yeterince sentezleyemez. İnsülin, kan şekeri yani glikozun vücutta kullanımı için gerekli olan hormondur. 1889 yılında Minkowski isimli bir bilim insanı, bir köpeğin pankreasını çıkarmış, pankreası alınan köpeğin şeker hastalığı belirtileri sergilediğini, diyabetik olduğunu gözlemlemiştir. Şeker hastalığının gelişiminde merkezi organın pankreas olduğu bu şekilde keşfedilmiştir1.

Şeker Hastaları Glisemik İndeksi Düşük Besinleri Tercih Etmelidir

tava içindeki bolonez soslu boncuk makarna

Şeker hastalarının karbonhidrat içeren besinleri tüketmek istedikleri zaman glisemik indeksi düşük olanları tercih etmeleri önerilir2. Glisemik indeks, karbonhidrat içeren bir besinin tüketilmesinden sonraki iki saat içinde kan şekeri seviyesindeki artışı ifade eder3. Glisemik indeksi düşük besinler kan şekerini yavaş yükselten besinlerdir.

Glisemik indeksi düşük olan besinler; kuru baklagiller, makarna, ekşi maya ekmek, bulgur gibi kompleks karbonhidrat kaynağı olan besinlerdir4. Makarna, glisemik indeksi düşük bir besin olduğu için diyabet yani şeker hastaları tarafından güvenle tüketilebilir. Sadece ve sadece sağlıklı makarna ya da gerçek makarna olarak tabir ettiğimiz durum buğdayı irmiğinden yapılmış olan makarna tercih edilmelidir3.

Şeker Hastaları Hangi Makarnayı Yiyebilirler?  

Makarnalık buğdaydan (undan) yani durum buğdayından yapılmış olan makarnanın glisemik indeksi düşük olduğu için şeker hastaları durum buğdayı irmiğinden yapılmış olan makarnayı yiyebilirler. Makarna gibi kompleks karbonhidrat içeren besinler kan şekerini yavaşça yükselterek dengede kalmasını sağlar. Sadece şeker hastaları için değil, hepimiz için kan şekerinin dengeli olması önem taşır. En başta iştah kontrolünü kolaylaştırır.

Makarnanın pişirilme şekli, pişirilme süresi ve hangi besinlerle birlikte tüketildiği de kan şekeri seviyesinin korunumu açısından önem taşır. Makarna, bulgur pilavını demleyerek pişirir gibi suyu çektirilerek pişirilmeli, pişirdikten sonra yıkanmamalıdır. Makarnanın pişirme süresi uzadıkça glisemik indeksi yükselir. Uzun süreli pişirme nişasta moleküllerinin şişmesine, makarnanın yumuşamasına, sindiriminin hızlanmasına neden olabilir. Örneğin, 10-15 dakika süreyle kaynatılmış spagettinin glisemik indeksi 20 dakika kaynatılmış olanın glisemik indeksinden daha düşüktür. Karbonhidrat içeren besinlerin, yoğurt ve peynir gibi proteinden zengin besinlerle birlikte tüketilmesi o öğünün glisemik indeksinin düşürülmesine yardımcı olur5. Kısacası, şeker hastaları durum buğdayı irmiğinden yapılmış makarnayı suyunu çektirerek, İtalyanların al dante dedikleri şekilde hafif diri kalacak biçimde pişirmeli, pişirdikten sonra sudan geçirmemeli ve ılık olarak yanında yoğurt, peynir gibi bir protein kaynağı besinlerle birlikte tüketmelidir.

Durum buğdayı kaliteli bir karbonhidrat kaynağı olduğu gibi bitkisel protein, potasyum, magnezyum, fosfor gibi mineraller ve B vitaminlerinden (B12 vitamini hariç) zengin, prebiyotik bir besindir.

Nuh’un Ankara Makarnası Akademiden şeflerimizin hazırlamış olduğu birbirinden lezzetli makarna tarfilerine ulaşmak için tıklayın. Makarna soframızdan eksik olmasın, makarna aşkımızın sonsuz olduğu aşikar!

Dr. Tuba Günebak
Beslenme ve Diyet Uzmanı

KAYNAKLAR

  1. Hatemi, H. Diabetes Mellitus’un Tarihçesi. Geçmişten Geleceğe Diabetes Mellitus, Türkiye Endokrinoloji ve Metabolizma Derneği, Ankara, 2015, s.3-7.
  2. Brand-Miller, J., et al. Low–Glycemic Index Diets in the Management of Diabetes. Diabetes Care, 2003; 26: 2261–2267.
  3. Di Pede, G, et al. Glycemic Index Values of Pasta Products: An Overview. Foods, 2021; 10: 2541.
  4. Björck, I, et al. Low glycaemic-index foods. British Journal of Nutrition, 2000; 83(1): 149-155.
  5. Mızrak, G. Glisemik İndeks, Glisemik Yük, Sağlıklı Beslenme ve Spor. Ziraat Mühendisliği Dergisi, 2016; 363: 4-11.
Yorum yap!

İlgili İçerikler